Ana içeriğe atla
6 Kasım 2010 tarihinde BarisAslier tarafından gönderildi

Andromeda Bilgileri

 

Alex collier, 1996

Ilginç zamanlarda yaşiyoruz. Hepimiz ülkelerimize ve dünyamiza ortak ilgiyi paylaşiyoruz. Yeni ve görülmemiş bilgiler ve keşifler paylaşilirken geçici bir ilgi gösteriyoruz, sonra o ilgi günlük yaşama katiliyor. Sizinle ay ve güneş sistemimiz ile ilgili bilgiyi paylaşmak istiyorum. Bu bilgi bana andromeda’li kozmonotlar tarafindan aktarildi. Bu bilgi hem fiziksel hem de telepatik temaslar ile verildi. Aşağidakiler ayimizin andromeda perspektifidir.

 

Ayımızın Dünyanın birçok yeri ile karşılaştırılabilir bir atmosferi vardır. Görülebilir ve gizli taraflardaki büyük kraterlerin çoğunda, atmosferin Dünyadaki deniz seviyesinden daha yoğun olduğu söyleniyor. Ayın kuzey kutbunda küçük çıkışlar (çıkış kapısı) var ve kabuğu çok ince. Bazı yerlerde sadece 33,79 km kalınlıkta, diğer yerlerde 56,315 km kalınlıkta. 

Bize ayın kuru olduğu söylendi. Gobi Çölünden bir milyon kat daha kuru. Andromeda’lılara göre bu nerede olduğunuza bağlı. Ayın görülmeyen tarafında birçok deva boyutta büyük yer altı gölleri olduğunu söylüyorlar. Yüzeyde gizli tarafta sulama ve toprak oluşumu gerçekleşiyor, ama gündemi gizlemek için görünür tarafta yeraltında gerçekleşiyor.

Apollo 15 gizli tarafta ortaya çıkan su buharı bulutlarını keşfetti ve resimlerini çekti. Eğer ayın fazla atmosferi yoksa bu çok garip ve olağandışı olurdu. Çünkü bulutlar imkansız olurdu.

Ay toprağının yaşı 6,2 milyar yıldır ve Dünyada bulunmayan bileşenlerden ve kimyasallardan oluşur. Gerçekte, keşfedilen bir çok kimyasal bileşen var, ama bunlar halktan gizleniyor. Keşfedilecek çok şey var, çünkü bilimimiz henüz yeteri kadar ileri değil. Ay toprağı, ayın dağlarını ve kraterlerini oluşturan kayalardan gelmedi. Bu bazı ay bilimcileri tarafından biliniyor. Ancak, bundan söz edilmiyor, fısıltı ile konuşuluyor. Öyleyse, toprak nereden geldi? 

Andromedalılar toprağın ve çoğu kayanın Ursa Minor’den geldiğini söylüyor. Ursa Minor’un yeri, Orion dilinde “CHOWTA” denen bir güneş sistemidir. Bu ikili bir güneş sistemidir. Bizim sistemimiz ile birçok benzerlikleri vardır. “CHOWTA” çok büyük bir sistemdir, 21 gezegen ve 47 ayı vardır. Bizim ayımızın bu sistemdeki 17 nci gezegenin etrafında yapıldığı söyleniyor. <> 

Ayın kabuğunun bazı bölümleri radyoaktiftir. Apollo 15 bunu keşfetti. Özellikle Apennine dağları yakınında. Okumalar neden bu kadar sıcak? Andromedalılar bunun nedeninin dünya hükümetinin (gizli hükümet) inşa ettiği uzay gemisi için yakıt stoğu olarak yeniden kullanılmak üzere oraya getirilmiş olan bazı nükleer atıklar olduğunu söylediler. Ancak, nükleer yakıt kullanan gemilerin çoğu şimdi kullanılmıyor. Öyleyse, Ay buraya nasıl getirildi? 

Andromedalıların bana söyledikleri şu; bir asteoridin kuyruğuna konuldu, asteroid ayı güneş sistemimize getirdi. Bu aynı asteroid galaksimizin bizim bölümünde 25,156 Dünya yılında dönüyor. Andromedalılar ayın kendi tarihinde 1,8 milyon Dünya yılı içinde periyodik olarak iskan edildiğini (aya yerleşildiğini) söylediler. 

Ayın içi boştur. ET’ler ve daha sonra Dünyadan gelen insanlar tarafından inşa edilen dev yer altı yapıları içerir. Ayın kabuğuna yedi giriş vardır ve yer altı üsleri vardır. Muhafazakar bilim adamları neden bu kadar çok kraterin boyutlarına rağmen bu kadar sığ göründüklerini merak ettiler. 

Andromedalıların söylediğine göre, bunun nedeni yüzeyin çoğunun dairesel bir uzay sorguçunun (doruk) metalik kabuğu üzerine inşa edilmiş olmasıdır. Sığ ama büyük bir krater örneği Gagarin krateridir. Bu krater kabaca 30 km uzunluğundadır, ama sadece 8 km derinliktedir. Yüzeydeki krater şeritindeki çarpma ve boyuta dayanarak, derinlik 4 – 6 kat fazla olmalıdır. Gerçekte, tüm kraterler aynıdır; çok sığdırlar. Bilinen bilime meydan okurlar. 

Kraterlerin çoğu yapay olarak yaratılmıştır. Andromedalılar uzak taraftaki kraterlerin çoğunun aslında bir zamanlar kubbeli şehirler olduğunu ve 113,000 yıl önceki bir savaş sırasında yıkıldığını söylediler. Çoğu kubbeli şehirler olarak kullanıldı ve diğer büyük kraterler 200 gemiyi barındırabilen uzay gemisi hangarı olarak kullanıldı.

Yüzeydeki üsler küçük bir şehre eşit olan 9 kubbeli şehirden oluşurdu. Küçük göller veya havuzlar yüzeyde yayılmıştı. Bu kubbeli yapıların kalıntıları NSA astronotları (National Security Agency – Ulusal Güvenlik Ajansı), Rus astronotlar ve NASA Apollo astronotları tarafından keşfedildi. Ayın gerçek askeri kompleksi şimdi yeraltındadır. Bu uzaylı ve İnsan üssüne girişler her iki kutuptadır, Taurus Dağları, uzak taraftaki Jules Verne krateri ve Archimedes. Bunlar orijinal girişlerdir. <> 

Karanlık hükümet daha çok giriş oluşturdu ve şu anda yeraltı kompleksini genişletiyor. Genişleme Dünya Düzeni için özel bilimsel ve askeri gündemlerin operasyonu içindir. Andromedalılar ayrıca bunun galaksinin bizim bölgemizde gerçekleşen bir isyanı sona erdirmek için gerekli olana dek askeri bir ileri karakol olduğunu ifade ediyorlar. Personel Reptilian, yarı – insan/yarı – reptilian ve insan olarak bilinenlerden oluşuyordu. 

Ayın yüzeyindeki orijinal yapılardan çoğu Andromedalıların “Kara Cemiyet Çatışması” dedikleri çekişme sırasında yıkıldı. Bu gizli bir cemiyet oluşturan farklı sistemlerden insanların ve Orion İmparatorluğunun savaşı idi.

En ağır yıkıma uğrayan taraf bizim gördüğümüz görünen taraf idi. Yıkıma, Ayımız şimdi tahrip olmuş bir gezegen olan Maldek’in yörüngesinde yerleşik iken parçacık ışın silahları neden oldu. Şimdiki Ayımız Maldek’in yörüngesindeki iki aydan biriydi. Bana ikinci ayın Phobos olduğu söylendi. Onun da üzerinde yıkıntılar var. 

Ayın yüzeyinde her tarafa yayılmış olan cam bir zamanlar var olan Kubbeli şehirlerden geldi. Bu noktada ayın yerçekimine nasıl sahip olduğunu açıklamak istiyorum. Bu Andromeda bilimidir. 

Güneşimiz elektromanyetik spektrumda çok yüksek nüfuz edici radyasyon üretir. Bu frekans yaklaşık saniyede bir trilyon devirdir. Bu frekans infrared ve radar bandın alt kısmında yerleşiktir. Yerçekimine neden olan gezegenlerin dönüşü değil, güneşten gelen bu radyasyondur. Andromeda bilimi, 47 km genişliğindeki ve güneşe maruz kalan herhangi bir gezegen gövdesinin yerçekimi alanına sahip olacağını iddia ediyor. Kendi ekseninde dönmese bile. 

Andromedalılar bana aşağıdaki olaylar serisini anlattılar. Bu bilginin kaydedilmiş olduğunu söylediler. Bunu henüz görmedim. Doğruluğu inancında bu bilgiyi size aktarıyorum. 

Ayın yüzeyine vardıklarında, NSA astronotları, tur rehberleri olan Griler ile birlikte Reptilian – benzeri varlıkların ve insan varlıkların kalıntılarının ve iskeletlerinin bulunduğu yer altı yapılarına götürüldüler. Ayrıca, eski Orion teknolojisi keşfedildi. Bu bölge Andromedalılar tarafından Jules Verne kraterinin altı olarak bildirildi. Andromedalılar ayın gizli tarafının altındaki bu yapının boyutunun yaklaşık New York eyaleti kadar olduğunu söylüyorlar. <> 

Bu dev yeraltı yapıları büyük gölleri, Dünyanın bitki yaşamını, uzaylı yapımı üretim makinelerini, gıda depolama yapılarını ve uzay gemisi hangarlarını içeriyor. Ayrıca, koridorlarda uzaylı yazılarına tanık olundu. NSA astronotlarına mühürlenmiş olan sekiz mahzen gösterildi, ama bunların içindekilerle ilgili bilgi bana açıklanmadı. Yapay Terra ortamı Dünya (gizli) Hükümetinin dikkatle seçilmiş personelini desteklemek ve barındırmak için yaratılıyor. 

Bu üssün veya yapının insan lideri Bay Sekreter olarak çağırılıyor. Ay şimdi Dünyadan gelen yaklaşık 36, 719 insanı barındırıyor, küçük bir koloni; sadece doğuştan Aryan ırkından olan insanlar. Yapıları genişletmek için yeraltında ve üstünde yapılan çalışmaya göre, Andromedalılar yakın gelecekte 600,000 insan içeren nüfusu tahmin ediyorlar. Aydaki çoğu temas gerileyen (azalan) uzaylılar ve Dünya Düzeni insanları arasında gerçekleşiyor. 

Şu anda, Dünya Düzeni ayda 53 adet Dünya yapımı UFO tipi uzay gemisine sahip. Ayrıca, ayda yapılan diğer silahlar parçacık ışın silahları, lazerler, nükleer bomba uyduları ve anti – madde silah sistemleridir. Aya ekipman ve donanım göndermek için Dünya üzerindeki anti – yerçekimi anormallikleri kullanıldı. Pine Gap, Avustralya ve Hint Okyanusundaki Garcia Adası ana fırlatma alanları idi. Ayrıca, Rusya’daki Sibirya bir diğer bölgedir. 

Ayın uzak tarafında uzun süren yerleşim için yüzeyde yaratılan atmosfer vardır. Ayrıca su, göller ve bitkiler vardır. Bunlar burayı oturulabilir bir koloni haline getiriyor. Buradan, Dünya Hükümeti 1959 yılının Mart ayında Mars’a gitmeye karar verdi. Bu ultra gizli uzay programı büyük ölçüde Sovyetler Birliğinden geliştirildi ve başlatıldı, Sovyetler Birliğinin doğal kaynakları ve büyüklüğü nedeniyle. 

Her şeyi gizlilik içinde yapabilirlerdi. Aya ilk vardıklarında, Dünya Düzeni astronotları, Grilerin yardımı ile kadim yer altı yapılarını yeniden açtılar. Andromedalılara göre 1931’den bu yana ayda çalışan bir koloni var. 

Apollo astronotları aya indikleri zaman, Dünya Düzeni bir süredir orada idi. Bu bilgi ve teknoloji NASA’nın alt seviyelerinden ve ordudan gizlendi. NASA insanların orada gerçekte neler olduğunu bilmelerini önlemek için bir perde olarak kullanıldı. Astronotlar tehditler ile susturuldu ve bugüne dek sessiz kaldılar. <> 

Bu noktada Andromedalıların önemli olduğunu söyledikleri bazı eski hikayeleri veya olayları paylaşmak istiyorum. Bu olaylar ile ilgili herhangi bir bilgi bulamadım, Andromedalılar özellikle aktardıkları için paylaşacağım. 1953’te Dünya uyduları ve radar Dünyaya doğru gelen büyük nesneleri gösterdi. 

Bunlar Grilerin ana gemileri idi. Bu zaman – yolculuğu uzay gemileri 1787, 1788 ve 1789’da Venüs’ün yakınında görülen aynı gemi idi. 1645 yılında Venüs yakınında büyük bir ay görüldü, dört kez gidip geldiği görüldü. Bu Sirius B’den gelen ana gemi idi. 1844 Kasımında Mars’ın aydınlık kısmında görülen büyük gemi Orion ana gemisi idi. Aynı gemi 1799’da Merkür’de görüldü. Küre şeklindeki aynı gemi 26 Mart 1859’da Güneşin önünden geçti. 

29 Temmuz 1878 tutulmasında, Merkür ve Venüs arasında görülen iki büyük parıldayan gövde Pleiades ve Andromeda ana gemisi idi. 

1783 ve 1787’de, ayda yanardağ olmayan büyük parlak ışıklar görüldü. Bunlar Pleiades ana gemisi idi. 1894 Şubat ayında dev kara bir nesneye çarpan resmi çekilen obje Alpha Draconis’ten taşıyıcı bir gemi idi. 4 Nisan 1892’de, ayın yüzeyinden geçen gemi büyük bir kuş değildi, kanatları varmış gibi görünen bir gemi idi. Alpha Draconis’ten gelen bir gemiydi. Bu aynı gemi 27 Ocak 1912’de yine bu güneş sisteminde idi.

Baylar Bayanlar, şimdi içinde yaşadığımız zaman gelecekte masumiyetin sonu olarak bilinecek. Gezegensel bir ırk olarak kendimizi gerçeğin hayatta kalması gerektiği fikrine adamalıyız. Karşılaşacağımız büyük meydan okumalar olacak ve bir arada kalmak için gerekli olan her şeyi yapmalıyız. Bölündük ve parçalandık, yanlış yola saptırıldık. Ama lütfen, umudu kesmeyelim. Kahramanlar olma kapasitesine sahibiz. Dünyayı ve özgürlüğümüzü kurtarabiliriz. Birbirimize ve kendimize inanmalıyız...

 

1996 Ay Moon andromeda Alex Collier Apollo 15

Yorumlar

İlginç ve karmaşık bir hikaye. ( Bu adamı merak etmiyorda değilim :P )

Sanırım başka bir boyut ve paralel evrende olablir ama bizim boyutumuzda  bu anlatılan şeylerin olması ,ileride bilemem ama şu anda olduğunu hiç sanmıyorum.

yinede acaba diyip milyonda 1 ihtimali göz önunde bulunduruyorum. Her nekadar ütopya olsada..

En azından ayla ilgili bilgilerimden ( doğru olduğuna inandığım ) yukarıdaki adamın anlattıkları kesinlikle ütopya demekten kendimi alamıyorum doğrusu..

 

paylaşım için teşekkürler..

 

saygılar.

 

not : bundan çok güzel bir bilim kurgu film çıkar..

sevgili palindromik, olayı ''ütopya'' ya bağlamışsın ve sonunda bilim kurgu ile bitirmişsin... bu kelimeleri şu siteye üye olan binlerce insandan duysaydım farklı olurdu ama... bu kelimelerin senden gelmesi çok komik düştü... niye mi?

hatırlatayım! bu sözler sana ait> ''Ayda son 2 seneden beridir sayısı 100 ü geçen insan kolonisi var.. Yer çekimi probleminide bir cihar geliştirerek çözmüşler.

 

Bir kaç ülkenin çin , amerika , rusya meksika vs vs.. ortak girişimi ile destekleniyor.'' ......   

ve ben sana kaynak sorduğumda şu yanıtı aldım> ''Aslında kurgu yada olabilirlik ile ilgili bir durum değil. Tek sorun bunu şu an ıspatlayamamış olmam.''

biliyormusun dostum, işte ''ütopya'' ve ''bilim kurgu filmi'' katogorisine ancak bu sözler girer....  saygılar

 

Sevgili Barisaslier

 

Benim iddia ettiğim olay ile  yukarıdaki adamın anlattıkları arasında uçurum var..

Ayrıca benim alattığım ve konu ile ilgli şüphe uyandıran bazı sorulara diğer arkadaşlarımızn yapmış olduğu haber niteliğindeki paylaşımlar kısmen desteklemişti.

 

Günümüz için ve yahut  anlattıklarını doğru alğıldı isem geçmiştende yaşanmışlıklardan bahsediyor..

 

Ütopya ürünü olduğunu iddia ettiğim konular ( sizcede çok fazla uçuk değilmi ? )

“CHOWTA” çok büyük bir sistemdir, 21 gezegen ve 47 ayı vardır. Bizim ayımızın bu sistemdeki 17 nci gezegenin etrafında yapıldığı söyleniyor.  "

Ay el yapımı deniyor ..

 

"Öyleyse, Ay buraya nasıl getirildi?  Andromedalıların bana söyledikleri şu; bir asteoridin kuyruğuna konuldu, asteroid ayı güneş sistemimize getirdi."

"Ayımız şimdi tahrip olmuş bir gezegen olan Maldek’in yörüngesinde yerleşik iken"

Buna dicek söz bulamıyorum. yorum sizlere kalmış..

 

Diğer konularda ise henüz bilgim yok araştırma yapacağım elde ettiğim bilgileri ve kişisel yorum ve iddialarımı  ozaman paylaşacağım.

 

saygılar...

sayın palindromik bu en son satırda baylar ve bayanlar yazısıyla baslayan sahsın mesajında dünyamızın tehdit altında olması ve bölünüp parcalanma ve yolumuzunda saptırıldığını ve bu durumda dünyamıza yapılacak olan saldırıyı dünya dısı varlıkların yapacagınımı kasdediyor eğer öyleyse dünya teknolojisiyle onların teknolojisi birmi bizleri cizer gecerler hani bir zamanlar ayda arsa satılıyordu Ayın arkasındada hayatın oldugunu var kabul edersek yeni yasam için orası secilebilinirmi cünkü bu durumda dünyamızda,baba vanganında kehanetine göre iyi seylerin olmayacagı görülüyor yukarıdaki yorumunuza katılıyorum ama bunuda paylaşmak istedim saygılar.

Sn Kadirogan

yukarıdaki yazının gerçekten var olduğunu farzedesek dediğiniz gibi çok uzaklardan buralara kadar gelen bie üstün teknoloji sahibi medeniyetle başetme şansımız yok... Ayda yaşama sansımızda yok arsa satışları filan.. Onlar zaten parsellemişler ayda karaborsa yer bulana  aşkolsun. Bir savaş olacağı varsayımından yola çıkarsak şunu söleyebilirm. Kısa vadede onlar kazansada çok ağır bedelleri olacağını varsayabilriim ancak sonunda insan giib yıkıcı ve yokedici bir genetiğe sahip ırkı , kainatın neresinde olursa olsun ne kadr teknolojik olurlarsa olsunlar hiç bir canlının yok edebilecğeini sanmıyorum. Onları bilmiyoreum tanımıyorum ama insanı yani kendimizi çok iyi tanıyorum bu konuda. ( Mehmet akif ten esinlenerek : medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar misali)

neyse knouyu dağıtmayayım..

Ancak benim aldığım ve öğrendiğim bilgilere göre ( lütfen bunları teori olarka kabul edin .)

Böle bir olay olmas olasılığı çok zayıf.Ayda ars almaya gerk varmı bilemem tahminim çoktan bitmiştir. Biz görürmüyüz bilemiyorum ömrümüz yetmeyebilir ama ileriki zamanlarda ay venüz mars ve bir kaç gezegen ve uydularında insanoğlu kolonileşecektir.ozaman  insanoğlu yapay atmosfer oluşturma teknolojisine erişmiş olcaktır.

Asıl savaş yine insanlar arasında olacaktır. Başka uygarlıkların saldırma olasılığı bence olsa bile çok zayıf. Zaten olsaydı. Burada olduklarını zaten biliyoruz ( sanırım bu konuda herkes hem fikir ) bize çoktan saldırmışlardı. Teknolojimiz gelişmeden daha nukleer ve hidrojen bombaları icat edilmeden vs vs.. Saldırmak için beklemezlerdi..

Sonuç olarak dünyamızın ve insanlığın en büyük düşmanı ve en büyük tehdidi olarka ben yine kendimizi görüyorum.

 

saygılar... ve teşekkürler..

 

Andromedalılar toprağın ve çoğu kayanın Ursa Minor’den geldiğini söylüyor. Ursa Minor’un yeri, Orion dilinde “CHOWTA” denen bir güneş sistemidir. Bu ikili bir güneş sistemidir. Bizim sistemimiz ile birçok benzerlikleri vardır. “CHOWTA” çok büyük bir sistemdir, 21 gezegen ve 47 ayı vardır. Bizim ayımızın bu sistemdeki 17 nci gezegenin etrafında yapıldığı söyleniyor. <>

-----------------------

En ağır yıkıma uğrayan taraf bizim gördüğümüz görünen taraf idi. Yıkıma, Ayımız şimdi tahrip olmuş bir gezegen olan Maldek’in yörüngesinde yerleşik iken parçacık ışın silahları neden oldu. Şimdiki Ayımız Maldek’in yörüngesindeki iki aydan biriydi. Bana ikinci ayın Phobos olduğu söylendi. Onun da üzerinde yıkıntılar var.

 

 

bu ıkı paragrafa bakarak ya tercume hatası var yada bu arkadas karısıklık yasıyor ? bu tur bır kac tutarsızlık daha var...

Not: tutarsızlık yok ılk paragrafta ısım verılmemıs vs seklınde acıklama yapılabılr dıyenler ıcınde sunu soylemek ısterım yazının ılk bolumunda ay ozellıkle yapılıp kuyruklu yıldıızn arkasında bızım buraya gonderıldı yazıyor yanı ıkı paragraf arasında cıddı farklar var anlamsal olarak ...

 

ayrıca sıze de aptalca gelmıyor mı ? bılmem kac mılyon yıl once dunya gezegenı zekı yasamdan yoksun ken buraya gemılerı ıle gelebılen bır medenıyet hangı akla hızmet ay yapıp getırsın Hadı canım sende gelır yerlesırler gezegene olur bıter ay a ne ıhtıyac var ? hadı gızlı olmak ıstedıler o zaman dunya da yeraltına yerlesırlerdı vs...

Not 2:

Şu anda, Dünya Düzeni ayda 53 adet Dünya yapımı UFO tipi uzay gemisine sahip. Ayrıca, ayda yapılan diğer silahlar parçacık ışın silahları, lazerler, nükleer bomba uyduları ve anti – madde silah sistemleridir. Aya ekipman ve donanım göndermek için Dünya üzerindeki anti – yerçekimi anormallikleri kullanıldı.

 

arkadaslar bu sekılde kı bılgılere ınanmayın boyle bır sey mevcut degıl ne amerıka da ne de dunya bırlımı nedır oyle bır yapı varsa onda da yok.

Bakın arkadaslar 1 adet uzay gemısını yada uyduyu yorungeye cıkarmak ıcın yaklasık olarak 500.000 ton sıvı hıdrojen yakıt gerekıyor su andakı dusuk ılkel teknoljı ıle . burdan suraya gıdıyoruz ne gızlemek ıstersenız ısteyın bu ıs maddı kaynagınıza bakar dunya yorungesınde 100 e yakın uydu 1 adey uzay ussu mevcut ayrıca 1 adette teleskobumuz var sımdı her sene bakım , arastırma uydu vs ıcın yaklasık olarak 4-6 ucus yapılır yanı bu ucusların malıyetı oldukca buyuktur zaten bu malıyetler yuzunden dunyada sadece 5-6 ulke uzay arastırması yapmaktadır

9 kg lık bır uydu ıcın yarım mılyon ton yakıt harcamak tam anlamı ıle ısraftır ve boyle oldugu surece de uzay arastırmaları ancak buyuk devletlerın hegemonyasında olacak . Unutmayın kı Rusya bu malıyetlerı karsılayamadıgı ıcın uzay ussunu amerıka ve dıger ulkeler ıle bırlestırdı ve tek basına sahıp oldugu uzay ussunun kalan parcalarının dusmesıne mecbur kaldı.

Yanı anlayacagınız eger kı herhangı bır ulke bu tur teknolojılere sahıp olsa coktan ay uzerınden yapardı calısmalarını. cunkı Ay da uzay calısmaları yapmanın dunya uzerınden ve hele kı yorunge den yapmaktan cok daha verımlıdır , cekım kuvvetının azlıgından atmosfer yokluguna , gorus acısına vs.. gore . Ayrıca su anda yer yuzunde uzaya bakan mılyonlarca amator ve uzay arastırması yapmayan ulkerlerın oldukca ılerı duzeyde bınlerce telekop ve gozlem evlerı var  Dunya yorungesınden bır cısmın uzay gemısı boyuntundakı bır cısmın aya ulasması bu gozlemcılere yakalanmadan gıtmesı mumkun degıl . Ha sımdı cıkıp da cloak sıstemı var da dıyenler olursa onlarada hadı canım sız de derız ..

Bakın arkadaslar hep soyluyorum bılımsel olarak cok ama cok ama gerı durumdayız Newton fızık kuralları dunyamızda olan olaylar ıle ortustugu ıcın sorunsuz kullanıyoruz ama olay surtunmesız denılen ortamlara cıkıldıgında patlıyor bu kurallar ..Ayrıca daha henuz etkı tepkı prensıbı harıcı hareket edebılen bır arac tasarımımız yok etkı - tepkı prensıbı surtunmelı ortamlarda ıse yarıyor ama ıs uzaya cıkıldıgında patlıyor buna en onemlı kanıtım ıse aya marsa yada saturne gonderılen uzay gemılerının rotalarına bakın mutlaka bır gezegenın yorungesınden gecmektedır Nasa her ne kada buna merkez kac kuvvetı nedenı ıle acıklasa da gercek sudur kı uzayda henuz rota degısıklıgını ancak kucuk mıktarlada yapabılmelerınden kaynaklanmaktadır.Yanı en kısa yoldan gezegenlere ulasmak ıcın gereken rota degısıklıklerının yapılması cok zor oldugu ıcın gezegen yorungelerındekı ıtme tepkı olaylarından yararlanarak rotalarını ayarlamaktadırlar..

 

Saygılar...

Sevgili Barıs kardesım, paylasım ıcın tesekkurler.

daha oncekı paylasımlarımda vahsı olan turun bız oldugunu, kendı kendımızı baltaladıgımızı, ekolojık dengenın ıcıne ettıgımızı, baska canlılara ve onların yasam hakkına saygımızın olmadıgını belırtmıstım.

Sayet onumuzdkı 50-100 sene ıcınde uzaylılarla alenen, acıkca, toplu olarak ıletısıme gececegımızı zanneden varsa bence yanılıyor demektır.

dunya uzerınde kurmus oldugumuz bu adıl olmayan, hammaddeye, sınıra, paraya, cıkara dayalı sıstemı kaldırmazsak hem kendımıze daha buyuk zararlar vermeye devam edecegız, hemde ddv lerın bızlerle olan kontakları uzayacak.

Neden tepemızde turluyorlar ? ben daha baska yaklasımlarda bulunmustum. Belkı ısterlerse evet yuksek teknolojılerı ıle bızı kolayca alt edebılırler. Ama acaba onlar oldurme, yaralama, ıncıtme gudulerını bınlerce yıl once gerıde bırakmıs olabılırmı ? Daha baska bır deyısle vahsı olmamıza ragmen, kendı kendımızın yasamam hakkına saygı duymazken onlar bızım yasama hakkımıza saygı duyuyor olabılırlermı ?yarattıkları bızlerı veya yaratıldıktan sonra gelısımımız ıcın el veren bızlerı kontrol etmek ıcın gelıyor olabılırlermı ? uremede sorun yasayan ddv ler bızlerı damızlık olarak goruyor ve kullanıyor olabılırlermı ( kacırılma olayları ) ? Veya vahsılıgımızden sebep uzaya acılmamamızı ıstemıyor ve bunun ıcınde bızı sıkı kontrol altında tutmak ıstıyor olabılırlermı ? Bu senaryoları sayfalarca arttırabılırım. Su bır gercekkı atmosferımız dısında yer yer cıddı hareketlılıkler gozlemlıyoruz. Ama hedefın, amacın nıyetın ne oldugunu maalesef bılmıyoruz. Ama ennıhayetınde teknolojık olarak ust duzeyde oldugunu dusundugumuz bu varlıkların aynı paralellıkte ruhsal ve ıcsel dıngınlıge, huzura ve yukselmeye hazı olduklarıda bana hıc sacma gelmıyor.

Son olarak fazla uzatmak ıstemıyorum, basıt bır nedenden oturu bızımle yeryuzunde temasa gecemıyor olabılırler. Nem, ruzgar, sıcak, bakterıler, vırusler onları cıddı boyutlarda tedırgın edıyor olabılır. Sonucta fizyonomımızın aynı olması beklenemez.

Onemlı bır nokta daha var. Ay'da ve Mars'ta bır takım seyler var olmus veya oluyor olabılır. Bılemem. Bırgun meydana cıkacaktır. Ama ne ay nede mars bızım yasam alanımız mekanımız olamaz. Mumkun degıl. Ama su olabılır. Oralarda kuzuk usler kurulabılır. Ikmal alanları yapılabılır. Bunların yakın zamana kadar gerceklesmesını beklıyorum. Ama topyekun bır tasınmaya veya mars'ta yerlesık bır duzene gecıs gezegenın yapısından dolayı maalesef mumkun gozukmuyor. Is sadece atmosfer yapısını degıstırmekten ıbaret degıldır. bu ıs odaya glade sıkıp odanın havasını degıstırmeklede bır degıldır. kaldıkı odaya sıkılan spreyın bıle bır etkı suresı mevcuttur.

Ddv'ler ıle temasa gecmek ıstıyorsak ılk bakmamız gereken yer orıon takım yıldızıdır. Pıramıtlerde bunların sıfrelerını bırakanlar bıze bınlerce yıl once hedefı gostermıslerdır.

ayın bir gizemi var onun orası apacık bir gercek bazı seyler bızden gızlenıyor  hatta tevratta bıle ınsanoglu sonradan dunyaya gelme dır dıye bır nevı bu topraklara ekıldık   arkadas orıon takım yıldızı dıyor ama dogon kabılesı ve kuran ı kerim de şira yıldızından bahseder  ılk bakılcak yer olsu sirius  a bakardım yukardakı bu konuda tutarsızlık var birsey cok tuhaf ay   kuyruklu yıldız astroid nasıl arkasına baglamıslar  arkayı dortluyelım beyler  diye saka saka bu  adamda sıkı atıcılardan 

Sn. Feray

 

Mars ve bir kaç gezegende buna AY da dahil , su bulunmuştur. bununla ilgili sanırım kimsede şüphe kalmamıştır. Ancak Mars taki üsten henüz bilgim yok . Ancak Marsta bir ayak izi olduğuna dair bir bilgi aldım .Detayları henüz öğrenemedim.

Yani bu insana mı ait yoksa DDV leremi ait henüz bilmiyorum ...

 

birde mahsuru yoksa bu bilgiyi öğrendim dediniz eğer açıklama durmunuz varsa üsle ilgili bilgi verirseniz vede kaynak . ( eğer açıklama durumunuz varsa . tamamen  sizin insiyatifiniz..)

 

saygılar...

 

 

msj.nız beni heyecanlandırdı ilginize teşekkürederim:)önce şunu düzelteyim 31 yada 32 sene önce yaşadım bunu 45 yaşındayım.13 yada 14 yaşlarındaydım.sanırım o dönemlerde mars hakkında fazla bilgi yoktu en azından ben bilmiyordum.sadece kızıl gezendi:)

    kendimi bildim bileli uzay merakım vardır.havanın uygun olduğu zamanlarda arka bahçeye çıkar saatlerce yıldızları seyreder ve adeta özlem duyardım.sanırım oradan birileriyle telepati kurmuş olabilirim.bu tecrübemi rüyamda yaşadım...herhangi bir uzay aracjnda değildim.kollarım iki yanıma yapışık sırt üstü bir renk tünelinden hızla çekilmeye başladım.çok parlak renkler ve bütün renkler...daha sonra o kadar hızlandım ki tünel parlak beyaz oldu ve ben kendimi marsta buldum.heryere kızıllık hakimdi ve aslında renkler vardı ama sanki hepsi kızılı tanları gibi.değişik birşey nasıl anlatılır?dağ taş yokyu tepeler vardı zemin sıkıştırılmış kum gibiydi.tek katlı camekan bir yapı gördüm binanın önünde havuz içi su dolu ama su cıva yoğunluğunda gibi görünüyordu gezegenin renginden belkide,hatta bitkide vardı kaktüs gibi ama kocaman çanak gibi bir çiçek sonra içeri girdim boştu sağ tarafımda kapı vardı o taraftan izlendiğimi hissettim o tarafa yürüdüm ama 2 yada 3 metre kala uyandım.

     daha sonra aynı yolculuğa çıkmak üzereyken annemin sesiyle tünelden çektim kendimi gözlerim açık tek noktaya baktığımı görünce panikleyip uyandırmış beni ben uyuduğumu sanıyordum:)birkaz daha olacaktı bu seferde ben korktum ve uyandım.bir dahada olmadı.ben medyum falan değilim bu tip konularda iddalıda değilim,yıllar sonra marstan gelen fotoğraflar beni cesaretlendirdi ve bu olayı birkaç kişiye anlattım.hayal gücü olsa benim bir dahi olmam gerekti diye düşünüyorum:)marsta su var dedim varmış.şimdide üs var diyorum:)ama bu benim hayal gücüm değildi...ne olduğunu siz belki söylersiniz:)

 

Sn Feray

öncelikle açık sözlülüğünüz için teşşekkür ederim. doğru anladıysam rüyanızda yani yarı uyku halinde yaşadınız

ancak bunları rüya olmadığını gerçek olduğunu hissediyorsunuz.

Bunu müsadenizle araştırıp net bilgi alırsam size buradan tahmin ve görüşlerimi yada net bilgiyi aktarırım yada mesaj olarak iletirim.

şimdilik bişi  demek için erken netleşmem lazım kendimle...

Ancak yinede öncelikli olarak bu konuyu bir psikologla paylaşmanızı öneririm. rüya olmadığından eminseniz.

saygılar.

:))bu tip yaşanan olayların kendinizden başka ispatı olmuyor ne yazık ki...gördüğüm rüyanin (yarı uyanık değil tam uykumda) gerçek olduğuna dair inancım şuradan geliyor:bulunduğum yer benim o yaştaki tecrübe ve tasarruflarımı fazlasıyla aşıyordu.özellikle de yaptığım yolculuk.msj ınızı bekliyorum:)tşk

Ben ilginç bir açıklama getirmek istiyorum bir kere ay ı iki bölen çok büyük bir fay hattı olduğunu düşünüyorum ayrıca ay ın bu ışık enerjisini cinlerden aldığını düşünüyorum neden cinler çünkü cinlerin enerjisi beyaz florasan gibidir yani ayda cinlerin sultanlığı olabilir ayrıca piramite benze yapılar olduğuna inanıyorum çünkü dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan piramitlerin ifritler yani cinler tarafından yapıldığını düşünüyorum ay a dünya dışı varlıkların uğrabileyeceğini tahmin ediyorum.