Ana içeriğe atla
27 Temmuz 2013 tarihinde azizzku tarafından gönderildi

apollo 20 ayda bulunan büyük gemi ve iki insan mürettebatı

ay ile bitti diye lanse edilen apollo görevlerinin halen gizli bir şekilde devam ettiği gizli belgelerin deşifre olmasıyla birlikte birkez daha dünya kamuoyunda tartışılır hale gelmiştir.
daha önceki paylaşımlarda varmı bilmiyorum ama carlos diaz ufo videosundan sonra içimde bişileri kıpırdatan bu videoyu paylaşmak istedim.

düşüncelerinizi paylaşabilirseniz daha çok mutlu olurum.

birde admin yenilenen şu bilgisayar çağında ufolojinin android uygulamasını hizmete açmanızı sabırsızlıkla bekliyorum.
sevgilerimle

http://youtu.be/Ysh18kT0nts

apollo 20 EBE Ay ufo Uzay gemisi

Yorumlar

ufoloji iphone için var bildiğim kadarı ile ama nedense android olmadı birtürlü,iphone nun proğramlarıda kendisi gibi pahalı.bin dolarlık programlar var iphone için ama android sanki daha avam işi bir akıllı telefon,bu nedenle bu göz önünde bulundurulsada ufoloji android sürümü çıksa diyorum...iyi olurdu....Admin'in dikkatine diyelim...

 http://www.lpi.usra.edu/resources/apollo/frame/?AS15-P-9630

    Astronotlar kendilerine verilen bilgiler doğrultusunda Ay’a inip cismin bulunduğu noktaya ulaşmışlar ve gördükleri manzara karşısında hem çok korkmuş hem de şaşkınlıklarını gizleyememişlerdir. Çünkü karşılarında devasa büyüklükte ve yükseklikte puro biçimli bir ana gemi ile üçgenimsi bir uzay aracı enkazı ve hemen araca yakın bir bölgenin az ilerisinde koca bir şehir kalıntısı yer almaktaydı.

    Karşılarında duran tahmini hesaplara ve yıpranma paylarına bakılarak en az 1.5 milyar yıllık bir geçmişe sahip gibi görünüyordu. Devasa aracın içine giren astronotlar oldukça ilginç bir çok şeyle karşılaştılar.

   William Rutledge aracın sadece kokpit kısmına girebildiklerini ve orada gördüklerini şöyle anlatıyor:

    “Aracın içine girdiğimiz de ağır bir koku hakimdi. Rutubetli bir hava. Aracın motor kısmını  yosun benzeri garip bir bitki örtüsü kaplamıştı. Etrafta tüpler içinde sarımsı bir takım sıvılar bulunan üçgenimsi taşlar bulunuyordu. Ayrıca bazı tüplerin içinde de küçük boyları 10 cm’i bulan organımsı nesneler göze çarpmaktaydı. Etrafımızda tüplerden oluşan bir ağ dışında bir tür kaligrafiyle yazılmış bir çok yazı bulunmaktaydı. Çevrede bulunan bazı güneş sistemi motifleri aracın çok uzak bir galaksiden geldiğini gösterir gibiydi.  Tahminimizce bu ana gemi bir tür devasa laboratuardı”.

    Ama astronotları asıl şaşırtan şey iki adet insanımsı, Japonları anımsatan dünya dışı varlığa ait bedenlerdi. Bulunan bedenlerden birisi oldukça parçalanmış, diğeri ise jelimsi bir tabaka ile kaplanmış, bir şekilde mumyalaşmış ve bütün halindeydi. Varlığın bedeni gayet iyi korunmuş bir halde sapa sağlam karşılarında durmaktaydı.

    Aracın içinde görüntüler alıp kısa bir inceleme yapan astronotlar yanlarında yeterli tıbbi teçhizatları olmadığından ele geçen 1.65 cm boyundaki varlıkları inceleyemeden yanlarına alarak dünyaya getirmişlerdir.

     Ele geçen mumyalanmış haldeki, hiç bozulmamış dişi varlığa  astronotlarca “Mona Lisa” kod ismi verilmiştir.

      Mona Lisa kod isimli varlığın fiziksel özellikleri şöyledir.

-         İnsanımsı bir varlık

-         Cinsiyeti : Kadın

-         1.65 cm boyunda

-         Siyah saçlı

-         6 Parmaklı

-         65 – 68 kilo civarı bir ağırlığa sahip

-         Çekik gözlü ( Uzak doğuluları andırıyor)

-         Genital bölgesi ve göğüsleri mevcut

-         Vücudunun bir kısmında renkli dövmeler mevcut.

    Varlık araç içinde bulunduğunda elleri ayakları düzgün bir biçimde yanına hizalanmış. Göz kapakları ve dudakları bir kablo benzeri malzeme ile sabitlenmişti. Başı kayış benzeri bir malzeme ile bağlanmıştı bulunduğu yere. Cildi Jelimsi bir madde ile kaplanmış ve adeta dondurulmuştu ve oldukça mükemmel bir şekilde korunmuştu onca uzun yıllara rağmen.  Varlık adeta donmuş ve ölmemiş gibi sağlam ve diri gözüküyordu. Ağız ve burun bir tür sıvı ile doldurulmuş ve tıkanmıştır.

    Ele geçen diğer parçalanmış varlık ise biraz daha farklı özelliklere sahipti. Oda Mona Lisa gibi sabitlenmiş ancak çokça parçalanmıştı.

    Ten rengi mavi ve gri tonlarında pastel bir renge sahipti. Vücudunda yazı yada dövme bulunmamaktaydı. Üzerinde ince bir kıyafet kalıntısı görülmekteydi. Gözleri yukarıya doğru çekikti. Onunda başının etrafında bir tür kayış benzeri nesne mevcuttu.